Yüzücü ve Sedanter Çocukların Vücut Kompozisyonu ve Bazı Fizyolojik Parametrelerinin Karşılaştırılması

İnsan gelişiminde en hızlı büyüme çocukluk yaşamın ilk yıllarında ve ergenlik döneminde görülür. Ergenlik dönemi başlarında büyüme hormonu fazla salgılandığı için boy uzaması ve ağırlık artışı çok fazla olmaktadır. Diğer yandan haftada 6 saat yüzme egzersizi yapan ve yapmayan genç kızları karşılaştırmış ve iki yıl sonra yüzme egzersizi yapan kızların biyolojik büyüme yoğunluğundan sorumlu olan ghrelin hormonunu konsantrasyonunun daha fazla olduğunu saptamışlar. Bizim çalışmamızda yüzme sporu yapan grubun boy uzunluğu yapmayan gruba göre daha uzundur ve bunun da yüzme egzersizinin büyüme hormonunu olumlu yönde etkilediğinden kaynaklandığını söyleyebiliriz.

Düzenli yapılan antrenmanlarda vücut ağırlığı ve deri altı yağ dokusu azalırken yağsız kas kütlesinin artması vücuttaki yağ miktarının azaldığını göstermektedir. Aynı zamanda vücut yağ yüzdesinde anlamlı farklılık bulunmamasının olası sebebi olarak öğrencilerinin beslenme alışkanlıklarından kaynaklandığı düşünülmektedir.

El kavrama kuvveti özel bir kuvvet alanını oluşturur ve düzenli antrenmanlar ile geliştirilebildiği vurgulanmıştır. Çocukların kas gücü, yaş ve cinsiyetle ilişkilidir. Çünkü kas kütlesi ve kas lifi boyutundaki değişikliklere bağlı olarak çocukların olgunlaşmasıyla kas gücünde de bir artış olur. Birkaç çalışmada, kavrama kuvveti ile fiziksel uygunluk veya sağlık durumu arasında anlamlı bir ilişkinin olduğu bildirilmiştir, haftada 1 ve 2 günlük kuvvet antrenmanı frekanslarını 7- 12 yaş arası 34 erkek çocuk üzerinde çalıştıkları bir araştırmada haftada 2 gün sıklığında olan kuvvet antrenmanının el kavrama kuvvetini arttırdığını belirtmişlerdir. Daha önce yapılan çalışmalarda 8 haftalık core antrenmanlarının el kavrama kuvvetini geliştirdiği ve en az bir yıl spor geçmişi olan, bir spor kulübünde veya bir spor kursunda düzenli olarak haftada en az iki gün antrenman yapan sporcuların el kavrama kuvvetinin spor yapmayan gruba göre daha yüksek olduğu bulunmuştur. Bizim çalışmamızda sporcu grubun el kavrama kuvveti spor yapmayan gruba göre daha yüksek çıkmıştır ve yüzme sporunun düzenli spor yapan çocuklarda el kavrama kuvvetini geliştirdiğini söylenebilir.

Maksimal ve supramaksimal fiziksel aktivite sırasında iskelet kaslarının anaerobik enerji transfer sistemlerini kullanarak meydana getirdiği iş kapasitesi anaerobik kapasite olarak tanımlanmaktadır.     6 haftalık uygun antrenman programları ile anaerobik kapasitenin %10 civarında için çocuklarda anaerobik kapasite, anaerobik aktivite tipi yüklenmelerle sınırlıdır. Bu nedenle düzenli olarak yapılan yüzme antrenmanlarının, sporcu grubunun lehine dikey sıçrama değerlerini geliştirdiği söylenebilir.

Ayrıca sporcu grubunun sistolik ve diastolik kan basıncı değerlerinde spor yapmayan gruba göre olumlu yönde azalma olduğu ve bu parametreleri geliştirdiği görülmüştür (p˂0.05). Düzenli antrenmanların kronik etkisi kalp atım hızının azalması ve kalp atım hacminin artmasına neden olmaktadır. Dolayısıyla yüzme, kalp atımı ve solunum hızını yükseltir ve çalışan kas gruplarına fazla kan akımı sağlarken, kan damarlarındaki kan basıncını da artırır. Bu nedenle aerobik egzersizler aynı zamanda kan basınçlarını düzenlemede faydalı egzersiz tipleridir diyebiliriz.

Güner ÇİÇEK, Abdullah GÜLLÜ, Esin GÜLLÜ,(2018). Yüzücü ve Sedanter Çocukların Vücut Kompozisyonu ve Bazı Fizyolojik Parametrelerinin Karşılaştırılması. Hitit Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, Beden Eğitimi ve Spor Eğitimi Bölümü, ÇORUM

Gaziantep Üniversitesi Spor Bilimleri Dergisi, 3(2): 85-97.